Halsey - Bad At Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi
MagazinTur - Bad At Love Türkçe Çevirisi - Bu yazımızda Amerikan sanatçı Halsey'in yeni albümünde yer alan ve müzikseverlerin beğenisini kazanmış şarkısı Bad At Love'ın şarkı sözlerine ve Türkçe çevirisine bakacağız.
29 Eylül 1994'te dünyaya gelmiş, 22 yaşındaki genç sanatçı, Hopeless Fountain Kingdom adlı albümünü 2 Haziran'da piyasaya sundu ve belki de albümdeki en çok tutacak şarkı bu diyebiliriz. Albümde 13 şarkı yer alıyor.
Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi
Got a boy back home in Michigan
And it tastes like Jack when I'm kissing him
So I told him that I never really liked his friends
Now he's gone and he's calling me a bitch again
It's a guy that lives in a garden state
And he told me we don't make it 'til we graduate
So I told him the music would be worth the wait
But he wants me in the kitchen on a dinner plate
Michigan'da bir oğlan buldum
Ve onu öperken tadı Jack gibiydi
Ona arkadaşlarından asla gerçekten hoşlanmadığımı söyledim
Şimdi o gitti ve bana tekrardan sürtük diyor
New Jersey'de yaşayan bir adamdı
Ve o bana mezun olana kadar bunu yapmayacağımızı söyledi
Bense ona müziğin beklemeye değer olduğunu söyledim
Ama o beni mutfakta yemek tabağında istiyor
I believe, I believe, I believe, I believe
That we're meant to be
But jealousy, jealousy, jealousy, jealousy
Gets the best of me
Look, I don't mean to frustrate, but I
Always make the same mistakes, yeah
Always make the same mistakes 'cause
İnanıyorum, inanıyorum, inanıyorum, inanıyorum
Olduğumuza inanıyorum
Ama kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık
And it tastes like Jack when I'm kissing him
So I told him that I never really liked his friends
Now he's gone and he's calling me a bitch again
It's a guy that lives in a garden state
And he told me we don't make it 'til we graduate
So I told him the music would be worth the wait
But he wants me in the kitchen on a dinner plate
Michigan'da bir oğlan buldum
Ve onu öperken tadı Jack gibiydi
Ona arkadaşlarından asla gerçekten hoşlanmadığımı söyledim
Şimdi o gitti ve bana tekrardan sürtük diyor
New Jersey'de yaşayan bir adamdı
Ve o bana mezun olana kadar bunu yapmayacağımızı söyledi
Bense ona müziğin beklemeye değer olduğunu söyledim
Ama o beni mutfakta yemek tabağında istiyor
I believe, I believe, I believe, I believe
That we're meant to be
But jealousy, jealousy, jealousy, jealousy
Gets the best of me
Look, I don't mean to frustrate, but I
Always make the same mistakes, yeah
Always make the same mistakes 'cause
İnanıyorum, inanıyorum, inanıyorum, inanıyorum
Olduğumuza inanıyorum
Ama kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık
Benim en iyime sahip
Bak, engel olmak istememiştim ama ben
Daima aynı hataları yapıyorum, evet
Daima aynı hataları yapıyorum, çünkü
I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm
Got a girl with California eyes
And I thought that she could really be the one this time
But I never got the chance to make her mine
Because she fell in love with little thin white lines
London girl with an attitude
We never told no one but we look so cute
Both got way better things to do
But I always think about it when I'm riding through
California gözlü bir kız buldum
Onun bu sefer gerçekten birtanem olabileceğini düşündüm
Ama onu benim yapabilme şansını asla yakalayamadım
Çünkü o küçük ince beyaz çizgilere aşık oldu
Tavırlı Londra kızı
Kimseye söylemedik ama çok tatlı gözüküyoruz
İkimizde işleri iyi yapmanın yolunu bulduk
Ama sürerken daima bunun hakkında düşünüyorum
I believe, I believe, I believe, I believe
That I'm in too deep
But jealousy, jealousy, jealousy, jealousy
Gets the best of me
Look, I don't mean to frustrate, but I
Always make the same mistakes, yeah
Always make the same mistakes 'cause
İnanıyorum, inanıyorum, inanıyorum, inanıyorum
Olduğumuza inanıyorum
Ama kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık
Benim en iyime sahip
Bak, engel olmak istememiştim ama ben
Daima aynı hataları yapıyorum, evet
Daima aynı hataları yapıyorum, çünkü
I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love
Oh, you know, you know, you know
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm
Oh, biliyorsun, biliyorsun, biliyorsun
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
I know that you're afraid
I'm gonna walk away
Each time the feeling fades
Each time the feeling fades
I know that you're afraid
I'm gonna walk away
Each time the feeling fades
Korktuğunu biliyorum
Çekip gideceğim
Duyguların solduğu her seferde
Duyguların solduğu her seferde
Korktuğunu biliyorum
Çekip gideceğim
Duyguların solduğu her seferde
You know I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love (ooh-ooh)
Oh, you know, you know, you know
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
Oh, oh
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Oh, biliyorsun, biliyorsun, biliyorsun
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Oh, oh
Bak, engel olmak istememiştim ama ben
Daima aynı hataları yapıyorum, evet
Daima aynı hataları yapıyorum, çünkü
I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm
Got a girl with California eyes
And I thought that she could really be the one this time
But I never got the chance to make her mine
Because she fell in love with little thin white lines
London girl with an attitude
We never told no one but we look so cute
Both got way better things to do
But I always think about it when I'm riding through
California gözlü bir kız buldum
Onun bu sefer gerçekten birtanem olabileceğini düşündüm
Ama onu benim yapabilme şansını asla yakalayamadım
Çünkü o küçük ince beyaz çizgilere aşık oldu
Tavırlı Londra kızı
Kimseye söylemedik ama çok tatlı gözüküyoruz
İkimizde işleri iyi yapmanın yolunu bulduk
Ama sürerken daima bunun hakkında düşünüyorum
I believe, I believe, I believe, I believe
That I'm in too deep
But jealousy, jealousy, jealousy, jealousy
Gets the best of me
Look, I don't mean to frustrate, but I
Always make the same mistakes, yeah
Always make the same mistakes 'cause
İnanıyorum, inanıyorum, inanıyorum, inanıyorum
Olduğumuza inanıyorum
Ama kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık, kıskançlık
Benim en iyime sahip
Bak, engel olmak istememiştim ama ben
Daima aynı hataları yapıyorum, evet
Daima aynı hataları yapıyorum, çünkü
I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love
Oh, you know, you know, you know
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm
Oh, biliyorsun, biliyorsun, biliyorsun
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
I know that you're afraid
I'm gonna walk away
Each time the feeling fades
Each time the feeling fades
I know that you're afraid
I'm gonna walk away
Each time the feeling fades
Korktuğunu biliyorum
Çekip gideceğim
Duyguların solduğu her seferde
Duyguların solduğu her seferde
Korktuğunu biliyorum
Çekip gideceğim
Duyguların solduğu her seferde
You know I'm bad at love (ooh-ooh)
But you can't blame me for tryin'
You know I'd be lyin' sayin'
You were the one (ooh-ooh)
That could finally fix me
Lookin' at my history
I'm bad at love (ooh-ooh)
Oh, you know, you know, you know
I'm bad at love (ooh-ooh)
I'm bad at love (ooh-ooh)
Oh, oh
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ama beni denediğim için suçlayamazsın
Biliyorsun bunu söyleyerek yalan söylerdim
Sen birtanemdin (ooh-ooh)
Bu sonunda beni düzeltebilir
Geçmişime bakıyorum
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Oh, biliyorsun, biliyorsun, biliyorsun
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Ben aşkta kötüyüm (ooh-ooh)
Oh, oh
